Aspen Enstitüsü'nün Colorado eyaletinde gerçekleştirilen yıllık güvenlik toplantısında konuşan ABD Özel Kuvvetler Komutanı Raymond Thomas, üzerinde çok konuşulan bir itirafta bulundu.
Orgeneral Thomas, terör örgütü PKK'nın Suriye uzantısı PYD'nin askeri kanadı YPG'nin ismini nasıl kurnazca bir oyunla değiştirdiklerini açık ifadelerle dile getirdi.
Generalin, pek çok Avrupa ülkesi gibi, ABD'nin terör örgütleri listesinde yer alan PKK'nın Suriye kolu YPG ile ilgili skandal açıklamalarından satır başları şunlar:
"Onlar kendilerine resmi olarak YPG diyorlardı ki Türkler, bunun PKK ile aynı olduğunu söylüyor ve 'Benim terörist bir düşmanımla muhatap oluyorsunuz, bunu müttefik olarak nasıl yapabilirsiniz?' diyordu. Biz de bunun üzerine onlara isimlerini değiştirmeleri gerektiğini söyledik."
"Mesela, YPG dışında kendinizi nasıl adlandırmak istersiniz? Bir gün sonra adlarının 'Demokratik Suriye Güçleri' olduğunu ilan ettiler. Adlarının ortasına 'demokratik' ifadesini koymalarının zekice bir hamle olduğunu düşündüm. Bu, onlara bir miktar itibar sağladı."
"Suriye'nin geleceğinin konuşulduğu Cenevre ve Astana gibi yerlerde masada olmak istiyorlardı. PKK ismi altında hiçbir zaman masada olamazlardı. Onları askerileştirdik ve Brett McGurk, onları bu şekilde görüşmelerin içinde tuttu ve bizim iyi bir ortağımız olmaları için onlara gerekli meşruiyeti sağladı."
Evet, , El Kaide'nin ya da DAESH'in ABD'nin müttefiki bir ülke tarafından adının değiştirilerek desteklenmesinden hiç bir farkı yok bu işin.
Zira 50 bin insanın ölümünden sorumlu olan PKK'nın Suriye kolu YPG'nin yukarıda adını saydığımız terör örgütlerinden tek farkı seküler olması.
Öyle ki, ABD'li generalin bir terör örgütünü nasıl akladıklarını gerine gerine anlattığı saatlerde YPG bölgedeki Türkmenleri bombalıyordu...
Thomas'ın açıklamaları, bir basın toplantısı sırasında Pentagon Sözcüsü Albay Jeff Davis'e soruldu. Albay Davis elbetteki gazetecilerin sorusunu geçiştirdi. Bu konuda bir bilgiye sahip olmadığını söyledi.
Ancak Pentagon Sözcüsünün Türkiye'nin Rusya'dan almayı planladığı S 400 füzeleri ile ilgili elbetteki bilgisi söyleyecekleri vardı.
Davis, "Türkiye bir NATO müttefikidir. Birlikte operasyon yaptığımız, tatbikatlar düzenlediğimiz ve ortak savunma konusunda birlikte çalışmaya hazır olduğumuz herhangi bir ortağımızda olmasını istediğimiz şey, ekipmanların birbiriyle karşılıklı çalışma kabiliyetine sahip olmasıdır" dedi.
Ne diyelim. Pişkinliğin bu kadarına pes!
ABD Türkiye ile müttefiklik ilişkilerinin bekasını sadece silah alımı noktasında mı hatırlıyor?
Peki ya Washington, NATO'ya da verdiği silahları nasıl oluyor da PKK-YPG ya da yeni adıyla DSG'ye de verebiliyor?
Kaldıki düşmanlarımızı sinsi oyunlarla dizayn edip destekleyen müttefiklerimizle silahlarımız, ekipmanlarımız karşılıklı çalışma kabiliyetine sahip olsa ne yazar?
Hakikaten merak ediyorum, Washington acaba kendisi gibi bir müttefiki olsa ne yapardı?
Savaş ilanı, işgal, ambargo... sizce hangisi?