Wall Street Journal, atışma sonucunda Paul Auster'in "manşetlere çıktığı"nı, kendisini tanımayanların artık onun farkında olacağını, yaşananların Türkiye'de yeni yayınlanan kitabı için "reklam" olduğunu yazdı.
"Atışmanın, Türkiye'nin, uluslararası insan hakları ve basın özgürlüğü kuruluşları ile ABD ve Avrupa Birliği'nden artan eleştirilerle karşı karşıya olduğu bir döneme rastladığı"nı kaydeden gazete, Türk hükümetinin yeni hukuk reformu paketinin sorunları çözmeyeceği görüşlerini de yansıttı.
Paul Auster'in cezaevindeki gazeteciler nedeniyle Türkiye'ye gelmeyi reddettiği yönündeki sözleri ve bunlara Başbakan Erdoğan'ın "Gelsen ne olur gelmesen ne olur. Türkiye itibar mı kaybeder" şeklinde sert tepkiyi yansıtan gazete, "Başbakan, boksörvari tarzıyla Auster'in Türkiye'ye yönelttiği eleştirinin, yazarın kısa bir süre önce İsrail'e yaptığı ziyaret göz önüne tutulursa iki yüzlülük olduğunu da söyledi" diye yazdı.
Kılıçdaroğlu Auster'e mektup yazdı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, bir mektup göndererek, ABD'li yazar Paul Auster'i Türkiye'ye davet ettiği bildirildi.
CHP Basın Biriminden yapılan açıklamada, Kılıçdaroğlu'nun Auster'e bir mektup yazdığı belirtildi.
Kılıçdaroğlu'nun mektubu şöyle:
''Sayın Auster, bu mektubu, sizi, ilgi duyduğunuz ve eserlerinizin birçok kişi tarafından okunduğu, takdir edildiği Türkiye'ye davet etmek için yazıyorum. Türkiye başbakanının son açıklamaları toplumuzun zihniyetini yansıtmamaktadır. Türkiye'nin entelektüel ve edebi derinlik ve birikimi o bakış açısını çok aşar. Halkımız hayatın her alanında, herkes için ifade özgürlüğüne değer verir ve buna derinden bağlıdır. Sansür anayasamız tarafından yasaklanmıştır. Biz Türkiye'de demokrasiye ve hukukun üstünlüğüne bağlıyız ve önceliğimiz ifade özgürlüğü ile basın üzerindeki bütün kısıtlamaları kaldırmaktır. Sizin duruşunuz entelektüeller, yazarlar ve gazetecilerle her yerde dayanışma içinde olduğunuzu göstermektedir. Dolayısıyla, Türkiye'yi ziyaretiniz buradaki özgürlük sevdalıları için büyük bir önem taşımaktadır. Bu, hapisteki çok sayıdaki gazetecinin serbest kalmaları yolundaki mücadelemiz açısından özellikle önemlidir. Bu itibarla, sizin için uygun en erken zamanda gözlemlerinizi ilk elden yapmak üzere sizi Türkiye'ye davet etmek benim için ayrıcalıklı bir memnuniyet sebebidir.
Bu arada, ifade ve basın özgürlüğünün, bunun ne anlama geldiğini takdir eden bizler tarafından sonuna kadar kararlılıkla savunulacağından emin olabilirsiniz.''