Esra Yerebakan / NEW YORK
Son yıllarda gelişen teknoloji sayesinde dünya, adeta evinizden bile yönetebileceğiniz tek bir pazar halini aldı. Kilometrelerce uzağı bile bir anda salonunuza taşıyan bu "nimet" gelişmeye devam ettiği sürece ticaret yapanlar için "pazar"da kalmanın şekli de değişmeye devam edecek.
Bu denli zorlaşan piyasa şartlarına rağmen yaptıkları işte her geçen gün büyümeye devam edebilen kadın girişimcileri gördükçe hemcinslerine örnek oldukları için ayrıca seviniyorum. Bugün de son derece sıcak bir aileden gelen iki kadının namı dünyaya yayılan "tatlı" işlerinden bahsetmek istiyorum.
Amerikan halkı günün ilk öğünü olan kahvaltı dâhil olmak üzere günün her saati şekerli şeyler yemeyi çok severler. Cupcake'ler de günün her saati severek yedikleri bir alternatif. Bunca seviliyor olmasından dolayı Amerika'da rengârenk cupcakeler yapan onlarca pastane bulmak mümkün. İşte tam da bu noktada farklılık kolayca ön plana çıkıyor.
Georgetown Cupcake (DC Cupcake), benzerlerinin arasından yakaladığı farklı çizgi sayesinde sıyrılabilmiş bir pastane. Tabi emek ve azim olmadığı sürece "fikir"ler yalnız kalıp tozlanmaya mahkûmdur. Henüz düşünme aşamasında olup henüz yol almaya başlayamayan kadın girişimci adayları için Georgetown Cupcake'in ilham veren hikâyesinden biraz bahsetmek istiyorum.
Katherine Kallinis Berman ve Sophie Kallinis LaMontagne birbirleriyle çok iyi anlaşan iki kız kardeş. Onları bugünlere getiren lezzetli cupcake tarifini Yunan asıllı büyükannelerinden öğrenmişler. Her ikisi de küçük birer kız çocuğuyken büyükanneleriyle mutfakta uzun vakitler geçirir, lezzetli cupcake'leri O'nun şefliğinde yaparlarmış.
Büyükanneleri sıradan kekler yapmaktansa, sıradan kekelerle sıra dışı tasarımlar yapmayı tercih eden, hayal gücü son derece kuvvetli bir kadınmış. Başlarda oyun gibi gelen mutfak saatleri iki kardeş için ortak bir hayalin temeli olmuş ve kendilerini ortak açtıkları pastanelerinde beraber çalışırken hayal eder olmuşlar.
Şartlar ve fırsatlar başlarda yollarını ayırmış. Sophie, bir finans firmasında çalışmaya başlamış. Katherine ise dünyaca ünlü bir moda firmasında iş bularak hayatını moda üzerine kurmuş. Hayat onları farklı noktalara çekse de çocukluk hayalleri öteledikleri yerde hareketlenmeye başlamış.
2008 yılına gelindiğinde o güne kadarki tüm birikimlerini ortaya koyarak ailelerinin de yaşadığı Washington'da ilk pastanelerini açmışlar. Annelerinin de desteğini aldıkları bu yeni işlerinde farklı tasarım ve lezzetleri bir arada sunmaları kısa zamanda hak ettiği ilgiyi görmüş ve 2009 yılında aynı bölgede ikinci şubelerini açmayı başarmışlar.
Kısa zamanda gelen bu başarının ardından New York Soho, Boston, Los Angeles ve Atlanta'da açtıkları şubeler onları hayallerinin de ötesine taşımış. Tüm şubelerinde dekorasyonun temel rengi -bence cupcake'e en çok yakışan renk- pembe olmuş. Pastanenin her yerinde pembe renkli figür ve aksesuarlar kullanmışlar. Satış için kullandıkları cupcake kutuları bile pembe renkte seçilmiş.
Şimdilerde sadece bir günde sattıkları cupcake sayısı 10.000'i buluyor. Yaklaşık 100 farklı cupcake hazırlayan kardeşler temelde ürün yelpazelerini oluşturan 18 çeşidi her gün taze pişirerek tüm şubelerinde bulunduruyor. Ürünlerini hazırlarken en sağlıklı malzemeleri seçmeye özen gösterseler de cupcake'lerin olmazsa olmazı kremanın, başlı başına yüksek kalorili ve yağ hammaddeli oluşu kardeşleri çok daha düşük yağ oranı bulunan özel kremalar yapmaya itmiş.
Cupcake'lerinin lezzetinin yanında keklerine ekledikleri hayal güçleriyle hazırladıkları dev boyutta cupcake'lerin özel günler için sıkça tercih edilmeye başlamasıyla birlikte, ABD'nin en ünlü televizyon kanallarından biri olan TLC'den program teklifi almış ve heyecanla kabul etmişler. İlk serisi 2010 yılında çekilmeye başlanan program, başarılı kardeşlere gelen ve hayal gücünüzü zorlayacak nitelikte tasarımlar içeren dev boyutta cupcake siparişlerinin hazırlanma sürecini konu alıyor. Şimdiye kadar yayınlanan birçok bölümünü internet üzerinden arama yaparak kolayca izleyebilirsiniz. Ancak Türkiye'de de butik pastacılıkla ilgilenenler için fikir olması adına aşağıdaki videoyu tıklamanızı tavsiye ederim.
New York'a kadar gelip bu meşhur lezzeti tatmak isteyenler için gidebilecekleri iki şubeleri var. Bunlardan biri, New York'ta açılan ilk şubeleri olan Soho şubesi (111 Mercer Street ). Bir diğeri ise Discovery Times Square Museum'ın içerisinde bulunan Soho'ya oranla biraz daha küçük olan şubeleri. Turist olarak geldiğiniz ve Times Square civarında çokça vakit geçireceğinizi düşünürsek Discovary Square Museum'daki şubeye gitmeniz sizin için daha kolay olsa da Soho'da bulunan şubeyi -daha renkli olduğundan- tercih etmenizi tavsiye ederim.
Bu hafta namı Amerika sınırlarını zorlayan butik bir cupcake pastanesini tanıtmaya çalıştım. İstendiği zaman neler başarılabileceğine iyi bir örnek olduğunu düşündüğüm bu sevimli kardeşlerin Türk hanımlarına da önek oluşturabilmesi umuduyla haftaya aynı yerde görüşmek üzere…
@basharfiie
eybakan@gmail.com
