Bertelsmann Vakfı'nın göçle ilgili konferansının ardından soruları yanıtlayan Şimşek, merkez bankasının rasyonel bir zeminde, ülkenin ihtiyaçlarını ve küresel konjonktürü dikkate alarak para politikası oluşturmaya devam edeceğini söyledi. Şimşek, "Merkez Bankası'ndaki tğm arkadaşlar kendi alanlarında deneyimli, yetkin isimlerdir. Dolayısıyla Türkiye ekonomi, para politikaları anlamında rasyonel zeminini koruyacaktır" dedi.
Katıldığı panelde Türkiye'nin Suriyeli göçmenlere sağladığı hizmetleri anlatan Şimşek, Suriyelilere çalışma izni verildiği halde işçi kalitesinin düşüklüğü nedeniyle istenilen faydanın elde edilemediğini dile getirdi. Kendi seçim bölgesi olan Gaziantep'te bu yüzden Suriyelilerin iş piyasasına kazandırılması için yoğun bir eğitim faaliyeti içerisine girdiklerini belirten Şimşek, Avrupa Birliği Yatırım Bankası gibi kuruluşların oldukça şeffaf bir yöntem izleyerek Türkiye'deki Suriyelilerin yetiştirilmesi ve yeterli alt yapı hizmetlerinin sağlanması için büyük katkı verebileceğini vurguladı.
AVRUPA BİRLİĞİ ÇIKIŞI
Türkiye ile AB arasında varılan göçmen anlaşmasının sadece çıkarcı bir şey olarak bakılmaması gerektiğini belirten Şimşek, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne sımsıkı bir şekilde bağlı olduğunun ortaya çıktığını söyledi. Şimşek, "Eğer AB, Türkiye'nin hukukun üstünlüğü, temel hak ve özgürlükler ile demokrasi alanlarında daha fazla reform yapması için cesaretlendirici olmayı sürdürebilirse ve Türkiye ile AB arasındaki kurumsal birleşmeyi sağlayabilirse bu iki tarafın da en çıkarına olacak şeydir. Türkiye'nin AB'ye bir ilham kaynağı olarak ihtiyacı vardır" dedi. Şimşek, AB'nin bölgede güçlü bir ortağa ihtiyacı olduğunu ve Türkiye'nin de değişimini sağlamak için AB'ye ihtiyaç duyduğunu da sözlerine ekledi.